17 Ekim 2008 Cuma

Eurovision'da Hadise çıkacak

0 yorum





TRT, Eurovision adaylarını ikiye indirdi. TRT yöneticileri sahne şovunu beğendiği Hadise ile müzikal yönünü güçlü bulduğu Şebnem Ferah arasında kararsız.



Rusya'nın başkenti Moskova'da yapılacak 2009 Eurovision Şarkı Yarışması için çalışmalarını yürüten TRT Müzik Dairesi, bu yıl da "sanatçıya sipariş" yöntemini benimsedi. Yapılan toplantılarda adaylar ikiye indirildi. Kesinleşen bu iki aday Şebnem Ferah ve Hadise... TRT yöneticileri konuyla ilgili kısa sürede bu iki isimden biri üzerinde karar vererek, teklifte bulunacak. TRT yöneticileri, Hadise ve Şebnem Ferah'la henüz görüşmedi. Teklif ve görüşme, son karar verildikten sonra yapılacak. Türk rock müziğin güçlü sesi olan ve konser DVD'si en çok satan sanatçı unvanı taşıyan Şebnem Ferah'ın, güçlü müzikal yönü avantajlı bulunuyor. Moskova'daki 54'üncü Eurovision Şarkı Yarışması'nda rock müziğin daha avantajlı olacağı düşünülüyor. Öte yandan, Şebnem Ferah'ın tarzının ağır kaçabileceği endişesi de hâkim...

'HALK JÜRİSİ' ENDİŞESİ

Yaptığı ilk albümle adını Türkiye'den önce Avrupa'da duyuran Hadise'nin ise şöhreti ve sahne şovundaki üstünlüğü avantajı olarak görülüyor. Ancak şarkılarıyla uyumlu dans gösterisi ve görsel zenginliği ön plana çıkan Hadise'nin müzikal açıdan zayıf kalabileceği ve bu yıl yeniden başlatılması düşünülen halk jürisi uygulamasında geri kalınabileceği endişesi söz konusu.

Bülent İPEK / SABAH

Aşk Yakar Dizisi Başlıyor

0 yorum



Özcan Deniz ve Meltem Cumbul'u ekrana döndüren "Aşk Yakar" dizisi bu akşam Kanal D'de başlıyor.



Yönetmenliğini Mehmet Ulukan'ın yaptığı, yapımcılığını Şükrü Avşar'ın üstlendiği, Özcan Deniz ve Meltem Cumbul'u uzun bir aradan sonra ekrana döndüren "Aşk Yakar" dizisi bu akşam Kanal D'de başlıyor.

Birbirlerini çocukluklarından beri seven Balatlı Nazlı ile Mustafa'nın aşklarını konu alan dizi için Özcan Deniz, "Aşk yakar ama insanı yok etmez" diyor.
Özcan Deniz'in bir spor hocasını canlandırdığı dizide Ece Sükan da rol alıyor.

n Aşkın her türlü halini, şeklini, şemalini göreceğiz dizide?

- M.C: Evet, ana hikayemiz aşk... Yan hikayeler ve destekleyici unsurlarda da aşkın çeşitli hallerini, değişimini, insan halleri üzerindeki etkisini göreceksiniz.

- Ö.D: Evet aşk yakar. İnsanları olgunlaştırır, pişirir... Büyük aşklar yaşamış insanlar daha felsefik cümleler kurarlar. Aşkın yaktığı insanlar ilginç şiirler, hikayeler yazar, şarkılar onlardan çıkar. Edebiyata bile aşkın binbir türlü hali girmiştir. Bunu yapan insanlar aşk tarafından yanmış insanlardır. Aşk yakar ama insanı yok etmez. Dizideki insanları da yok etmiyor. Mustafa ile Nazlı, aşk tarafından ciddi anlamda yanıyor. Parasızlar, sıkıntı çekiyorlar, adamın gözü daha çok para kazanmakta, bunun peşine düşüyor vs... Ve hayat, aşkın her evresini yaşayan bu iki kişiyi başka evlere taşıyor. Ve bu evrede aşk tarafından yanmış insanların bambaşka insanlar olduğunu görüyoruz.

- M.C: İhaneti de göreceğiz, onun karşılığında bedel ödemeleri de...

n Aşka inanıyor musunuz?

- M.C: İnanıyorum. Ben fikirlerimi bu diziye yansıttım zaten. Aşk üzerine düşündüğüm her şeyi bu projeye aktarmaya çalıştım. Aşk, yargılanabilecek bir şey değil. Bir yere konumlandırılabilecek bir şey de değil. Kendi içinde türlü çekişmelere, inanılmaz çarpışmalara sebebiyet veren bir duygu. O kadar büyük bir şey ki...

- Ö.D: Ben de aşka inanıyorum. Aşkın getirdiği her şeyi herkes gibi ben de yaşıyorum. Ve aşkın kattığı çok şey, benim bünyemde de var. Her yaşanan şeyin kattığı olgunluk gibi aşkın bana kattığı olgunluk da var.

n Siz ilk defa bu projede bir araya geliyorsunuz. Meltem Cumbul’la çalışmak keyifli mi Özcan Bey?

- Ö.D: Ben oyunculuk kariyerini yeni oluşturmaya çalışan biri olarak Meltem gibi deneyimli bir oyuncu ile karşı karşıya oynadığım için çok şanslıyım. Ve Meltem’in enerjisi bana kendi sınırlarımı ne kadar zorlamam gerektiğini de öğretiyor. Karşılıklı oynadığımızda benim açılmamı sağlıyor. Çünkü bu karakter benim bazı şeyleri kırmamı gerektiren bir karakterdi.

n Ne gibi?

- Ö.D: Vücut dilimden tutun da her şeye kadar.

- M.C: Bu dizide şaşkın bakan bir Özcan göreceksiniz. Onu şimdiye kadar hiç şaşkın bakarken gördünüz mü?

- Ö.D: Mesela bundan önce güçlü, sert bakan, romantizmi bile kaşlar aşağıdayken vermeye çalışan karakterleri canlandırdım. Şimdi öyle değil... Şimdi Mustafa’nın kaşları hep yukarıda. Şaşkın, anlamaya çalışan, telaşlı, saf, kicks box hocalığı yapan ama Nazlı ses tonunu yükselttiğinde "tamam kızma, bağırma" diyen bir adam. Kılıbık değil, sadece çok çocuk ruhlu, heyecanlı, 90 kelimeyle konuşan, kendini ifade etmeye çalışan birisi. İlk defa böyle bir tipi canlandırıyorum. Dolayısıyla ben de çok heyecanlıyım. Kendimi bambaşka bir kimlikte görmek bana ayrı bir keyif verdi. Mustafa’nın birçok hali var. O hallerini ortaya çıkarmamda Meltem’in çok büyük faydası olmuştur.

Aşk sıkıntısı artık bir gecede atılıyor

n "Eski aşklar kalmadı" diye dert yananlardan mısınız?

- M.C: Eski aşklarda fark ne? Çok sık görüşememeleri, aralarda bariyerler olması, hep özlem duymaları vs... Bunlar bir ilişkiyi en güzel şekle getirebilecek şeyler zaten... Ama ben "Günümüzde gerçek aşklar yaşanmıyor" gibi bir şey de söyleyemem.

- Ö.D: Eski aşklar ile şimdiki aşklar arasındaki farkın, hayatın ritmi ile ilgili olduğunu düşünüyorum. Artık kimse kimseyi beklemiyor, kimse kimseye tahammül etmiyor. Çünkü hayat hızlandı. Şimdi aşk sıkıntısı bir gecede atılıyor. Eskiden sürünürlermiş... Dünyanın ritmi değişince, aşkın ritmi de değişti. Bunu yargılamanın anlamı yok. Ama ben, aşkı hálá tutkuyla yaşayanlardanım.

Hürriyet

29 Ekim Cumhuriyet Bayrami Siirleri

0 yorum

Şiir 1

29 EKİM

Cumhuriyet Bayramı
Geldi bize ne mutlu!
Bayraklarla donattık,
Güzel okulumuzu.

Sokaklarda, evlerde,
Al bayrak dalgalanır.
Onun o al rengini,
Bütün bir dünya tanır.

Yirmi dokuz ekimi
Karşılarız neşeyle,
Çünkü bu günde erdik
Büyük Cumhuriyete.

Yürüyün arkadaşlar,
Hep ileri koşalım.
Bugün bayramımız var.
Gelin bayramlaşalım.

Ali PÜSKÜLLÜOĞLU

Şiir 2

AKDENİZ’E DOĞRU

Eğilmez başımıza taç yaptık hürriyeti,
Zaferle kalbimize yazdık Cumhuriyeti…

Sakarya’dan su içtik o çelik süngülerle,
Yuvaları dağılmış bir avuç yılmaz erle.

“Hedef Akdeniz, asker!” diyen parmağa koştuk…
Zafer bahçelerinden gül koparmağa koştuk…

Yol gösterdi göklerden bize binlerce yıldız,
Kıpkızıl ufuklardan taştı al bayrağımız.

Koştuk aslanlar gibi kükreyip dağdan dağa
Canavarlar dişinden vatanı kurtarmağa.

Sakarya’dan su içtik o çelik süngülerle,
Yuvaları dağılmış bir avuç yılmaz erle.

Eğilmez başımıza taç yaptık hürriyeti,
Zaferle kalbimize yazdık Cumhuriyeti…

Ömer Bedrettin UŞAKLI

Şiir 3

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

Türk oğlu Türk’üz bu vatanda ebediyen
Ürkmeyiz ürkmeyeceğiz kat’iyen.
Rengi al, ay yıldızlı bayrağımız var
Kanla kemikle kutsallaşmış toprağımız var.
İnançlıyız, gururluyuz alnımız açık
Yarınlar bizimdir artık yolumuz açık.
Elinde silâh Mehmetçik nöbet tutar
Cin gibi gözleriyle pusuya yatar.
Umudumuz her şeyimiz gençlerde
Millet, özgürlük, vatan sevgisi hep gönüllerde.
Haydi, uyanın… Artık gidiyoruz aydınlığa
Umudunuzu kaybetmeyin yoksa düşeriz karanlığa.
Rahat uyusun, şehitlerimiz, atalarımız
İnmeyecek gökten yere bayrağımız.
Yorulmak, yılmak yakışmaz bize
Elbette tarih şaşacak azmimize.
Türk’üm, Türk’üz, Türk kalacağız
İlimle, insanlıkla, dünyaya sesimizi duyuracağız.

Ahmet TAŞDELEN Koçarlı Çok Programlı Lisesi Öğretmeni /AYDIN

oyun sohbet diziler
 

Copyright 2008 All Rights Reserved Revolution Two Church theme by Brian Gardner Converted into Blogger Template by Bloganol dot com